PROMOSYON KONUSUNDA DİYANET-SEN TOPU TACA ATMAKLA MEŞGUL
Her toplu sözleşme döneminde, her hak mücadelesi sürecinde “Biz yetkiliyiz, biz çözeriz!” diyerek Diyanet çalışanlarını yanılttınız. Ama geldiğimiz noktada ne toplu sözleşme masasında ne Kurum idari kurullarında nede promosyon konusun da çözülen hiçbir sorun yok, aksine sorunlar daha da derinleşti!
Yıllardır “Biz iktidarın sendikasıyız, bütün güç bizde! Sorunlarınızı biz çözeriz!” diyerek Diyanet çalışanlarını müftüleri de arkanıza alarak sendikanıza üye olmaya zorladınız.
Ancak yetkili sendika olmanın verdiği gücü, çalışanların hakkını korumak için değil, kendi varlığınızı sürdürebilmek için kullandınız!
Her toplu sözleşme döneminde, her hak mücadelesi sürecinde “Biz yetkiliyiz, biz çözeriz!” diyerek Diyanet çalışanlarını yanılttınız.
Ama geldiğimiz noktada ne toplu sözleşme masasında ne Kurum idari kurullarında ne de promosyon konusun da çözülen hiçbir sorun yok, aksine sorunlar daha da derinleşti!
Yetkili sendika olarak, üyelerinizi hak mücadelesinde güçlü bir duruş sergilemeye teşvik etmek yerine, sendikanızdan ayrılmak isteyen Diyanet çalışanlarını baskıyla, korkuyla ve tehditlerle sendikanıza mahkûm etmeye çalışıyorsunuz.
Ve bugün Diyanet çalışanlarının en büyük sorunlarından biri olan promosyon meselesinde de aynı sessizliği, aynı etkisizliği sergilediniz:
- Diyanet idarecilerine karşı yetkili sendika gibi bir duruş sergileyemediniz, sessiz kaldınız!
- Diyanet İşleri Başkanlığı önünde göstermelik, kendi üyelerinizin bile katılmadığı cılız bir açıklamayla konuyu geçiştirdiniz. Çünkü kendi üyeleriniz dahi bu konudaki samimiyetinize inanmıyor!
- Sorunun çözümüne yönelik güçlü adımlar atmak yerine, imza kampanyası düzenleyerek çalışanların gözünü boyamaya çalıştınız!
- Başkanlık önünde “Oturma eylemi yapacağız!” dediniz ama bugüne kadar sözünüzü tutacağınıza dair bir adım bile atmadınız!
- Verdiği kararlar tavsiye kararından öteye geçmeyen ve daha önce de müracaat ettiğiniz Kamu Denetçiliği Kurumu’na promosyonla ilgili yeniden başvurarak, bir şey yapıyormuş, bir uğraş veriyormuş gibi Diyanet çalışanlarını uyutmaya devam ediyorsunuz!
Promosyon konusunda çözümün oraya buraya yazı yazarak değil, güçlü ve geri adımsız bir duruşla sahada mücadele edilerek sağlanacağını hepimiz biliyoruz.”
Tabi işin garip tarafı, Diyanet çalışanları bütün bunları görüp sizin kendilerini oyaladığınızı bildiği halde hâlâ sizin sendikanızda duruyor olması!
AMA HALA ŞANSINIZ VAR!
Yetkili sendika olarak, üyeden aldığınız gücü ve yetkileri kullanarak, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı katılım bankaları kararından vazgeçirmek için büyük bir eylem yapabilirsiniz!
Aksi takdirde Yetkili sendika olarak bu konudan Diyanet Sen’i sorumlu tutacağız.
Eğer gerçekten çalışanların hakkını savunma niyetindeyseniz, güçlü bir tepki koyun!
Her ne kadar tepeden baksanızda promosyon probleminin çözümü için Diyanet Birlik-Sen olarak size destek vermeye hazırız!
DİYANET BİRLİK-SEN OLARAK BURADAN BİR KEZ DAHA ÇAĞRIDA BULUNUYORUZ!
-Diyanet çalışanlarının hakkını koruyamayan, hükumetle toplu sözleşme masasında yetkisini etkili kullanamayan ve sizi %6’ya mahkum eden memur Sen’e bağlı Diyanet Sen’e mecbur da değilsiniz mahkûm da değilsiniz!
-Sadece söylemle değil, sahada ve masada sizin adınıza gerçekten mücadele edecek ve mücadelesinin sonucunda da istediğini alacak, yaptığı hizmetlerle sizi mutlu ve memnun edecek gerçek anlamda diyanet çalışanlarının haklarını savunan bir sendika için Diyanet Birlik Sen de olmalıyız!
Diyanet Birlik-Sen olarak, çalışanlarımızın hakkını sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz!
Haklarımızı masada bırakanlara değil, emeğin gücüne inananlarla yol yürüyelim!
DİYANET BİRLİK-SEN GENEL MERKEZİ
